15 Ekim 2018 Pazartesi

İlk Retina Ekranlı MacBook Pro Artık “Klasik Ürünler” Listesinde!


Apple, 11 Haziran 2012’de düzenlediği Dünya Çapında Geliştiriciler Konferansı’nda ilk retina ekranlı MacBook Pro’yu tanıttı. Dizüstü bilgisayarın ince formundan etkilenen katılımcılar büyük bir alkış tutarak Apple’ın vizyonuna büyük destek verdiler.



İlk Retina Ekranlı MacBook Pro

Dizüstü bilgisayar ayrıca birçok işlevselliği ile övgü aldı ve ödüllere layık görüldü. Tanınmış bir geliştirici olan Marco Arment, retina ekranlı MacBook Pro’dan “şimdiye kadar yapılmış en iyi dizüstü bilgisayar” diyerek bahsetti. Arment, geçen yılki bir blog yazısında, “Steve Jobs öldükten kısa bir süre sonra, 2012’de tanıtılan Mac’i Jobs’un vizyonunun zirvesi olarak görüyorum” diyerek övgüsünün yineledi.

2012 MacBook Pro modeli, retina ekranlı ilk MacBook Pro olmanın yanı sıra, CD’ler / DVD’ler için yerleşik optik disk sürücüsünü ve ethernet portunun kaldırılmasından sonra, önceki modellere kıyasla daha ince bir tasarım formu ile göz dolduruyordu. MacBook Pro’nun dış tasarımı 2015 yılına kadar büyük ölçüde değişmeden aynı kaldı.
Oldukça ince olmasına rağmen, 2012’den 2015’e kadar MacBook Pro’da çift Thunderbolt, USB-A bağlantı noktası, bir HDMI bağlantı noktası, bir SD kart yuvası ve çekildiğinde güvenli bir şekilde bilgisayardan ayrılan bir MagSafe güç portu da dahil olmak üzere bir dizi bağlantı seçeneğine sahipti.

Retina Ekranlı 2012 MacBook Pro’nun bağlantı noktaları



2016 ve sonrası MacBook Pro ile ilk retina ekranlı MacBook Pro karşılaştırıldığında, artık tek bir kablo üzerinden güç, USB, DisplayPort, HDMI ve VGA sağlayabilen iki veya dört Thunderbolt 3 bağlantı noktası mevcut. Apple, sırayla USB-A ve HDMI bağlantı noktalarını, SD kart okuyucusunu ve MagSafe’i dizüstü bilgisayardan kaldırdı.




2016 ve sonrası MacBook Pro modellerinin bağlantı noktaları


Yenilenen MacBook Pro serisi, Apple’ın paylaştığı mali çeyrek sonuçlarına göre Mac satışlarını etkilediği ve satışlardan önemli düşüler görüldü. Yine de müşterilerin bir bölümü MacBook Pro’yu desteklemeye devam ediyorlar. Apple şu anda, ilk retina ekranlı MacBook Pro’nun devamı olarak görülebilecek 2015 MacBook Pro’nun satışına devam ediyor. 1.999 dolar karşılığında 2015 MacBook Pro’yı ABD’de satın almak mümkün. Ancak 2012 MacBook Pro tutkunları için kaçınılmaz bir haberimiz var.
Apple, ilk retina ekranlı 15 inç MacBook Pro’yu piyasaya sürmesinin üstünden altı yıldan biraz daha uzun bir süre geçmesinden dolayı, efsane dizüstü bilgisayarını klasik ürünler sınıfına dahil etti. Apple, beş yıldan daha uzun bir süre boyunca üretilmeyen ve yedi yıldan eski olmayan ürünlerini klasik olarak sınıflandırıyor. Türkiye ve Kaliforniya dışındaki ülkelerde klasik olarak sınıflandırılan ürünler için donanım servisi ve yedek parça temini sunmuyor. Türkiye veya Kaliforniya dışında, herhangi bir ülkeden aldığınız 2012 MacBook Pro’nuz varsa artık o MacBook Pro’nuz Apple’ın gözünde klasik bir ürün ve hiçbir şekilde donanım veya servis desteği alamayacaksınız ancak yazılım desteğini almaya devam edeceksiniz.
Apple, klasik ve eski ürünler listesini her yıl güncelleyerek yeni ürünleri bu listelere dahil eder. Bu nedenle 2012 MacBook Pro’nun klasik ürünler listesine dahil edilmiş olması beklenen bir durumdu. Elbetteki bunun asıl anlamı 2012 MacBook Pro’nun yakın gelecekte miadını dolduracağıdır.
Apple’ın web sitesi Ekim 2012’de piyasaya sürülen Retina ekranlı Late 2012 modeli ile 13 inç MacBook Pro’yu henüz “klasik ürünler” olarak listelemiyor. Sadece Haziran 2012’de piyasaya sürülen 15 inçlik model “klasik ürünler” listesine dahil edildi.

Kaynak : Sihirli Elma

Mac için Launchpad İpuçları




Apple, 2010’un sonlarına doğru “Mac’e Geri Dön” adlı etkinliğinin bir parçası olarak iPhone ve iPad’ten esinlenen birçok özellik ve kullanıcı arayüzünü içeren OS X Lion’u tanıttı.
OS X Lion’un özelliklerinin büyük çoğunluğu yıllardır Mac’teki yerini koruyor. iOS uygulama başlatıcısından esinlenen ve Launchpad adı verilen özellik de bunlardan biri.
Launchpad, Mac kullanıcılarının çok severek kullandığı bir özellik değil. Çünkü Apple, yıllardır bu özellik üzerinde gerçek bir değişiklik yapmadı, ancak birkaç ayarlama ile Launchpad’i kullanışlı, daha erişilebilir hale getirmek mümkün.

Tasarım ve İşlev

Launchpad’in simgesi, gri daire üzerinde bir roket silueti ile sunuluyor. Uygulama başlatıcısının simgesinin de bir amacı var. Yani sadece uygulama başlatıcısını açmıyor. Mac App Store’dan yeni bir uygulama indirir veya herhangi bir uygulamayı güncellerseniz ilerleme durumunu uygulama başlatıcısının simgesinin altındaki çubuktan görebilirsiniz.
İmleci uygulama başlatıcısı simgesinin üzerine getirdiğinizde yükleme durumunu ve indirme işleminin boyutunu görebilirsiniz.

Sıcak Köşeler

Daha önce Sıcak Köşeler özelliğini duymadıysanız sıkı durun, Mac’i yeniden keşfediyor olabilirsiniz. Launchpad’i açmak için bu Mac özelliğini kullanabilirsiniz.
Uygulama başlatıcısına erişim için Dock’taki simgesine tıklayabilir veya trackpad üzerinde dört parmağınızı açık koyup birleştirebilirsiniz. Tüm bunlar yerine Sıcak Köşeler özelliğini kullanarak uygulama başlatıcısına kolayca ulaşabilirsiniz.
Sistem Tercihleri > Mission Control > ekranın sol alt köşesindeki Sıcak Köşeler… seçeneğine tıklayarak özelliğe ulaşabilirsiniz.


Ekranın herhangi bir köşesine Launchpad’i ekleyebilirsiniz. İmlecinizi eklediğiniz köşeye getirdiğinizde Launchpad açılacaktır.

Mac App Store

Yıllarca Windows platformunu kullanmış birisi için Mac’te uygulama kaldırma işlemi son derece ilginç gelebilir.
Varsayılan olarak Mac’te uygulama kaldırmanın kısayolu, Uygulamalar klasöründeki herhangi bir uygulamayı tutup Çöp Kutusu’na sürükleyip bırakmaktır.
Ancak, Mac App Store’dan indirilen bir uygulamayı kaldırmak için Launchpad kullanılabilir. Tıpkı iOS’taki gibi herhangi bir uygulama simgesine bir süre basılı tutun. Uygulama simgesi sallanmaya başlayacak ve iOS’taki gibi uygulama simgesinin sol üst köşesinde “X” simgesi çıkacaktır. Bu simgeye tıklayarak uygulamayı kolayca kaldırabilirsiniz.
Bu yöntem sadece Mac App Store’dan indirilen uygulamalar için kullanılabilir.

Düzen

Launchpad’in düzeni genel olarak son derece kullanışsızdır. iOS’taki Ana Ekran klasör görünümüne benzer bir yapıdadır. Uygulamaları klasörlemek veya sayfalar arasında taşımak ise son derece kolaydır.
İstediğiniz uygulama simgesinin üstüne bir süre basılı tutun. Simge hareketlendiğinde dilediğiniz yerde konumlandırmak için simgeyi sürükleyebilirsiniz. Uygulama simgesini başka bir uygulama simgesi üzerine getirdiğinizde ise klasörleme yapabilirsiniz.


Mac’inizde bir hayli fazla uygulama yüklü ise uygulama başlatıcısının üstündeki arama çubuğunu kullanabilir ve dilediğiniz uygulamayı aratıp kolayca bulabilirsiniz.




Kaynak : Sihirli Elma