Apple, iPhone X ile birlikte Face ID’yi tanıttı ve bir telefonda bulunan en gelişmiş yüz tanıma teknolojisi olduğunu iddia etti.
Apple, iPhone X ile birlikte yüzümüzü bir emojiye dönüştüren Animoji özelliğini de tanıttı.TrueDepth kamera, Animoji ile emojiyi yeni ve eğlenceli bir şekilde hayata geçiriyor.
A11 Bionic ile birlikte çalışarak, TrueDepth kamera 50’den fazla farklı yüz kası hareketini kayıt ve analiz ediyor ve ardından, panda, tek boynuzlu at ve robot dahil olmak üzere bir düzine farklı Animoji ile bu ifadeleri animasyon haline getiriyor.
iPhone X’le birlikte yeni bir yüz tanıma kamera sistemi tanıtılırken, pratik uygulamalar, ödemeler ve telefonu açma gibi işlemler bununla yapılacak.
Aynı zamanda biraz eğlenceli, biraz da ürkütücü yeni emoji sistemini ekliyor. Animoji adı da verilen bu sistem, sizin yüz ifadelerinizi takip ediyor ve bunlarla favori emojilerinizi animasyonlu hâle getirmenize olanak tanıyor.
iPhone X’in can alıcı özelliği Face ID (yüz tanıma), Touch ID'nin yerini alan yepyeni bir biyometrik kimlik doğrulama sistemi. Touch ID’den çok daha güvenli olduğu belirtilen ve gelecek - yeni iPhone’ların varsayılan güvenlik sistemi olacak olan Face ID hakkında her bu yazımızda...
iPhone'lara Yüz Tanıma Özelliği Geldi!
Apple’ın iPhone 10. yıl özel modeli olarak karşımıza çıkardığı iPhone X’in tanıtımından bu yana en çok konuşulan konularında başında Face ID yani yüz tarama sistemi geliyor. Android telefonlarda senelerdir mevcut olan yüz tanıma sisteminin geliştirilmiş sürümü diyebileceğimiz Face ID, iPhone X’in tek güvenlik sistemi.
Tabii ki hala klasik parola kullanımını sürdürme şansına sahipsiniz ancak ekstra güvenlik istiyorsanız Face ID’yi açmanızda fayda var. Yüzün üç boyutlu haritasını çıkararak her şekilde sizi tanıyan iPhone X’i satın almayı düşünüyorsanız, yazının devamını okumanızı öneririm.
Face ID hangi koşullarda çalışıyor? Face ID devre dışı bırakılabiliyor mu? Face ID karanlık ortamda nasıl çalışıyor? Face ID güneş gözlüğüyle kullanılabiliyor mu?
iPhone Yüz Tanıma Özelliği (Face ID) Güvenli mi?
Face ID’nin kurulumuna geçmeden önce en çok merak edilen soruları yanıtlamakta fayda var. Touch ID’li bir iPhone’da bildiğiniz üzere kişinin parmağını cihazın parmak izi okuyucusuna tutarak kilit ekranını aşmanız mümkün olabiliyor. Biri yatarken rahatlıkla parmağını okutup cihazın kilidini açabilirsiniz. Face ID’de ise; Cihazın açılabilmesi için gözlerinizin açık ve doğrudan cihaza bakar konumda olması gerekiyor.
Yani uyku halinde cihazı kişinin yüzüne tutmanız bir anlam ifade etmiyor. Uyku demişken Face ID’nin gece nasıl çalıştığından da bahsetmek gerek. Face ID sistemi ortam ışığına göre çalışmıyor. Cihaza yerleştirilen sensörler yardımıyla gece vakti suratınıza bir ışık patlatması olmadan kilidi açıyorsunuz. Gündüzken de güneşli bir havada da aynı rahatlıkla cihazı açmanız mümkün. Işıktan bahsetmişken akla Face ID’nin güneş gözlüğü ile çalışıp çalışmayacağı geliyor. Apple, etkinliğinde okuma gözlüğü ile çalıştığını gösterse de sonradan piyasadaki birçok güneş gözlüğünün de bu sistemde sorun yaşatmadığı resmi olarak açıklandı.
Touch ID Yerine Face ID:
Face ID’nin getirilmesiyle cihazının kilidini sadece yüz tanıma ile açabileceğini düşünen kullanıcılar da var. Rahat olabilirsiniz, Face ID’yi tıpkı Touch ID gibi kullanmak zorunda değilsiniz. Klasik parola belirleyip o şekilde de kullanabilirsiniz cihazınızı. Kafalara takılan bir soru da; uygulamalarda. Bildiğiniz üzere Touch ID ile girişi destekleyen uygulamalar mevcut. Touch ID ile kullanılan uygulamalar ne olacak?
Bu uygulamalara Face ID güncellemesinin getirilmesini beklemeyeceksiniz. Touch ID ile giriş yaptığınız bir uygulamaya Face ID ile giriş yapabileceksiniz. iPhone X’in yüz tanıma sistemine ilişkin aklınıza takılan başka sorular olursa bize yöneltebilirsiniz.
iPhone X Face ID (Yüz Tanıma) Nasıl Ayarlanır?
Home butonunun kaldırılmasıyla Touch ID’ye de veda ettik. Cihazın kilidini açmak dışında App Store’da uygulama/oyun satın alırken veya indirirken, iTunes’da film, albüm, müzik satın alırken kullandığımız Touch ID, iPhone X ile birlikte yerini Face ID’ye bıraktı. Face ID’nin bir kullanım alanı da Animoji’ler.
Apple üst düzey çalışanlarının tanıtırken şekilden şekile girdiği, iPhone X’e eklenen sensörlerin yardımıyla çalışan Animoji’leri de dikkat çekici bulduysanız Face ID kurulumuna geçebilirsiniz. Face ID’yi ayarlamak için Ayarlar – Face ID ve Parolamenüsüne giriyorsunuz. Başla’ya dokunmanızla birlikte yüzünüz taranmaya başlıyor. Çemberin içerisinde yüzünüzü hareket ettirerek cihazın yüz haritasını çıkarmasını sağlıyorsunuz.
iPhone X Face ID (Yüz Tanıma) Nasıl Kullanılır?
Face ID ile yüzünüzü başarıyla tanıttıktan sonra yapmanız gereken bir ayar var. Cihazı kaldırıp yüzünüze tuttuğunuzda ekranın otomatik olarak açılıp yüzünüzü taramaya başlayabilmesi için ;
Ayarlar – Ekran ve Parlaklık – Uyandırmak için Kaldır’ın açık olması gerekiyor.
Bu ayarı kapalı tutarsanız, yüzünüzün taranabilmesi için öncelikle cihazın ekranını açmanız gerekeceğinden yan düğmeye basma zorunluluğu ortaya çıkacaktır.
iPhone X Face ID (Yüz Tanıma) Kapatma:
iPhone X’un Face ID (yüz tanıma) sistemini bir nedenden dolayı kullanmak istemezseniz, Touch ID gibi kolaylıkla devre dışı bırakma şansınız var.
Ayarlar – Face ID ve Parola menüsü altından Face ID’yi devre dışı bırakabildiğiniz gibi iPhone X’unuzu yeniden başlatarak, kilit ekranında 5 başarısız girişim yaparak, iPhone X’unuzu zorla yeniden başlatarak sistemi devre dışı bırakabiliyorsunuz.
Bu arada Face ID’yi son 48 saat içinde kullanmadığınız durumda, cihazınızı yeniden başlattığınızda, 5 başarısız girişimin ardından iPhone X’unuzun kilidini açmak için parolanızı girmeniz gerekiyor.
Apple'ın Eylül ayında gerçekleştirdiği lansmanda iPhone 8, iPhone 8 Plus ve iPhone X tanıtıldı. Her sene olduğu gibi cihaz tanıtımı ile yetinmeyen Apple, yeni mobil işletim sistemi iOS 11'i de herkes için indirmeye sundu.Ancak iOS 11'de bu 3 yeni telefon için yeni bir ekran teknolojisi bulunuyor. Donanım ve yazılımın muhteşem bütünlüğünü koruyan Apple kullanıcılara daha iyi bir ekran deneyimini TrueTone adını verdiği özellik ile sunuyor.
True Tone Ekran Nedir?
Apple'ın iPhone 8, iPhone 8 Plus ve iPhone X telefonlarında yer verdiği bu özellik sadece telefonlarda bulunmuyor. Apple'ın çok güçlü olan tabletleri 2. nesil 12.9 inç iPad Pro, 10.5 inç iPad Pro, 9.7 inç iPad Pro'da yer alan özellik anlayacağınız üzere sadece güçlü cihazlarda çalışıyor.
Bulunduğunuz ortamdaki ışığa göre sensörler yardımıyla beyaz dengesi ayarlanıyor ve ekran bu şekilde gözünüzü yormuyor. Yani gün ışığındaki beyaz dengesi ile kapalı ortamda bulunduğunuz andaki beyaz dengesi aynı olmuyor. Otomatik parlaklık ile aynı anda aktif olduğunda gerçekten çok iyi çalışan özelliğin tek kötü yanı telefonunuzun kullanım süresini kısaltması. Sensörler sürekli aktif olduğu ve bulunduğunuz ortamdaki ışığı ölçtüğü için şarj konusunda çok dost olduğunu söyleyemiyoruz. Özellikle aynı anda otomatik parlaklığı da aktif ettiğinizde şarjsüresindeönemlibirazalma gözlemleyebilirsiniz.
True Tone Özelliği Nasıl Aktif Edilir?
Ayarların altında bulunan "Ekran ve Parlaklık" sekmesinden aktif edebileceğiniz özelliği aynı zamanda 3D Touch ile denetim merkezinden de açıp kapatmanız mümkün. Denetim merkezinde bulunan ekran parlaklığı barına 3D Touch özelliğini de kullanarak biraz sert bastığınızda gelen büyük barın altında Night Shift'i ve True Tone'u göreceksiniz. Buradan True Tone'u ayarlara girmeden açıp kapatabilirsiniz. 3D Touch özelliği olmayan kullanıcıların ise parlaklık barına basılı tutmaları yeterli olacaktır.
True Tone özelliğini video izlerken, oyun oynarken kapatmanız faydalı olabilir. Gerçek renkleri True Tone özelliği açıkken göremezsiniz, renkler bulunduğunuz ortama göre şekillenir.
Mac bilgisayarların tercih edilmesindeki en büyük neden, kullanım kolaylığı ve uzun ömürlü olmaları olmuştur. Ancak Mac kullanıcıları bazı durumlarda Windows’a ihtiyaç duyabiliyorlar. Apple bu konuda da kullanıcılarını düşünmüş ve bunun için bir yardımcıyı işletim sistemine entegre etmiş. Bu yardımcı sayesinde kolayca Boot Camp yaparak Mac’inizde hem macOS,hem de Windows kullanabilirsiniz.
Tabi her şeyden önce bir şeyi söylemekte fayda var. Mac’inize Windows yüklemek için bir ürün anahtarına sahip olmanız gerekiyor. Elinizde bir ürün anahtarı yoksa, bir ürün anahtarı satın alın ya da bu işe hiç boşu boşuna girişmeyin.
Mac Bilgisayarlara Windows Nasıl Yüklenir?
Ürün anahtarınız var, uygun imaj dosyasını Microsoft’un buradaki sayfasından indirdiniz ve bilgisayarınızı güç kaynağına taktınız. Artık Boot Camp için hazırsınız.
Launcpad’de bulunan “Boot Camp Yardımcısı”nı açın. “Sürdür” dedikten sonra indirdiğiniz Windows imaj dosyasını seçin.
Daha sonra da bilgisayarınızdaki hafızaya ve Windows’ta kullanmak istediğiniz hafızaya uygun olarak diskinizi bölüntüleyin. Sürdür dedikten sonra Windows Destek Yazılımı’nın indirilmesin bekleyin.
İndirme işlemi bittikten sonra Windows dosyalarının kopyalanması adımıyla karşılaşacaksınız. Bunun ardından ise bilgisayarınız yeniden başlatılacak ve daha önceden aşina olduğumuz Windows kurulum ekranı gelecek.
Dil, saat, bölge ayarlarını kontrol ettikten sonra ürün anahtarınızı girmeniz ve sözleşmeyi kabul etmeniz gerekiyor. Yükleme yeri olarak da "BOOTCAMP" adlı sürücüyü seçmeniz gerekmekte. Daha sonrasında ise dosyaların kopyalanması, özelliklerin yüklenmesi gibi Windows'un klasik kurulum aşamaları karşınıza gelecek.
Kurulum bittikten sonra ayarlarınızı yaparken internet bağlantı seçeneklerinde herhangi bir kablosuz ağ bulunamazsa bu adımı atlayın. Daha sonrasında düzelecek.
Kendinize uygun ayarları yaptıktan sonra Windows kurulumunun bitmesini ve “Merhaba”ekranının gelmesini bekleyin.
Windows açıldığında ilk olarak sizi “Boot Camp Yükleyici” karşılayacak. Boot Camp Yükleyici kurulumunu da tamamladıktan sonra grafik ayarlarınızdaki düzelmeyi ve kablosuz internetlerin aranmaya başladığını görebilirsiniz. Boot Camp Yükleyici’nin ayarlarınızı uygulaması için bilgisayarı yeniden başlatmasına izin verin.
Bilgisayar yeniden başladıktan sonra doya doya sorunsuz bir şekilde Windows kullanabilirsiniz. Ayarlardan sistem güncellemelerini yapmayı unutmayın.
Boot Camp işi sorunsuzca bitti. Ancak şöyle bir şey var. Bilgisayarınızı kapattıktan sonra her açılışında Windows işletim sistemi ile açılacak. macOS’e geçmek için bilgisayarınızın güç tuşuna basarken “alt” tuşuna basmayı unutmayın.
iPhone serisi sayesinde düyanın en değerli firması haline gelen Apple, tüketicilerine 10. yıla özel iPhone X ile pahalı bir jest geçmeyi planlıyor. Firmanın birçok geleneğinden ödün verdiği cihaz, sıra dışı tasarımı ve özellikleriyle gündemden düşmüyor.
Her zamanki gibi Apple sevdalılarını ve Android taraftarlarını birbirlerine düşüren iPhone X, hem Apple’ın dışardan devşirdiği hem de ilk defa uyguladığı özelliklerle dolu.
İşte iPhone X’un sahip olduğu tüm özelliklerin detaylı bir incelemesi niteliğini taşıyan liste:
Dizayn:
1. Cam : iPhone X'in ön ve arka yüzeylerindeki cam aslında aynı. Ekranı ise %50 daha güçlendirilmiş bir malzemeyle yapıldı. Daha az parmak izinin kalması ve daha canlı renklerin sağlanması için 7 katmanlı olarak tasarlandı.
2. Paslanmaz çelik çerçeve : Bu malzemede Apple’ın kendi hazırladığı bir alaşım kullanılmış durumda. Yani çelik çerçeve,Apple’ın lisansına sahip.
3. Çerçevesiz ekran : iPhone X, TrueDepth adı verilen ve ön kamerayla çeşitli sensörlerin bulunduğu çentik haricinde uçtan uca ekrana sahip.
4. Geleneksel Home tuşu kalktı. Apple, ekran kilidi düğmesini uzattı ve ona yan düğme adını verdi.
5. Yeni ivmeölçer geldi. (ARKit için)
6. Yeni jiroskop geldi. (ARKit için)
Süper Retina HD Ekran:
7. 5.8-inç ekran: Şimdiye kadarki en büyük iPhone ekranı iPhone X’da bulunuyor. Elbette azalan çerçeveler sayesinde bu dev ekran tek elle kullanıma son derece uygun.
8. OLED: iPhone X, geliştirilmiş renk doğruluğu, yüksek kontrast oranı ve gerçekçi siyah tonları yakalamak için geliştirilmiş OLED ekranlı ilk iPhone.
9. TrueTone: iPhone X, ekranın rengini ve youğunluğunu, çevredeki ortamda bulunan ışık miktarı ve renk sıcaklığına göre ayarlıyor. Örneğin loş ışıklı bir odada duruyorsanız, ekran daha sıcak ve daha yeşil ağırlıklı oluyor. Bulutlu bir günde dışarıda iseniz, ekran daha serin tonlara sahip oluyor.
10. HDR: iPhone X, Dolby Vision ve HDR10'da filmler ve diziler izleyebiliyorsunuz.
11. Tam 2436×1125 piksel: iPhone X en yüksek çözünürlüklü iPhone ekrana sahiptir. İnç başına 458 piksel. Bir uygulama simgesinin boyutu, ilk iPhone’un ekranındaki çözünürlük kadar.
12. 1.000.000:1 kontrast oranı geldi.
13. Tek dokunuşta açılan ekran duyarlılığı geldi.
Ön kamera:
14. TrueDepth: Ön kamera sistemi, kızılötesi, yakınlık sensörü, ortam ışığı algılayıcı, kulaklık hoparlörü, mikrofon, 7 megapixel kamera ve bir yüz tanıma projeksiyonu içeriyor. Tüm bu materyaller ekran üzerinde bulunan o çıkıntının içinde.
15. Face ID: Apple, iPhone X'da Touch ID'yi Face ID ile değiştirdi. Cihazın kilidini açmak veya Apple Pay için kimliğinizi doğrulamak için hızlıca telefona bakmanız yeterli. Güvenliği hala tartışma konusu.
16. Portre Modu ile Selfie: Portre Modu, TrueDepth sistemi vasıtasıyla iPhone X'un ön kamerasına geldi.
17. Animoji: Apple'ın iPhone kullanıcılarının yüz ifadelerine göre anlık olarak şekil alacak yeni nesil emojiler. TrueDepth içinde bulunan sensörler kullanılıyor.
Arka kamera:
18. Daha büyük ve daha hızlı 12 megapiksellik sensör.
19. Dikey hizalanmış çift lens
20. Çift optik görüntü sabitleme: iPhone X, geniş açı ve telefoto lensleri için ayrı ayrı optik görüntü sabitleme özelliğine sahip.
21. 4 Renkli gerçekçi flaş: Düşük enstantane hızıyla kısa flaş darbesi düzgün görüntüler çekilmesini sağlıyor, + renkli olduğu için nesneler gerçek hayattaki renkleriyle fotoğrafa yansıyorlar.
22. Geliştirilmiş görüntü sinyali işlemcisi: Fotoğrafları insanlara, harekete, ışığa ve diğer koşullara göre anlık olarak ayarlanması sağlanıyor. Görüntüler çekilmeden önce optimize ediliyorlar.
23. Apple’ın yeni video kodlayıcısı: Daha düşük dosya boyutları için HEVC sıkıştırma formatı, aynı zamanda daha yüksek çözünülürlük sağlıyor.
24. 60 FPS'de 4K video kaydı.
25. 240 FPS'de 1080p yavaş çekimli video kaydı.
26. Geliştirilmiş video sabitleme
27. Telefoto lens için öncekilere göre daha yüksek ƒ/2.4 diyafram: iPhone X'in telefoto objektifi, pozlamayı ve alan derinliğini etkileyen daha büyük bir ƒ/2.4 diyafram değerine sahip. iPhone 7 Plus'daki telefoto objektif ƒ/2.8 diyafram değerine sahipti.
28. Düşük ışıkta daha iyi zoom yapabilme.
29. Geliştirilmiş Portre Modu
30. Portre Aydınlatma: Apple, yüz özelliklerinin ışıkla nasıl etkileşime geçtiğini hesaplamak için gelişmiş algoritmalar kullandığını söylüyor. Ardından bu veriler, Doğal Işık, Stüdyo Işığı, Kontur Işık, Sahne Işıkları gibi efektleri oluşturmak için kullanılıyor.
31. Artırılmış gerçeklik kalibrasyonu
32. Daha derin pikseller
Batarya:
33. Kablosuz şarj desteği: iPhone X, Qi standardına dayalı kablosuz şarjı destekliyor. AirPower adında harici bir kablosuz şarj istasyonu satışa çıkacak.
34. Hızlı şarj desteği: Apple'ın 29W, 61W veya 87W adaptörlerini kullanarak 30 dakika içinde yüzde 50’lik kapasiteye ulaşmak mümkün.
35. Daha uzun pil ömrü: iPhone 7'den iki saat daha uzun.
Performans:
36. A11 Bionic: Bir önceki A10 çipinden yüzde 70 daha hızlı ve dört yüksek verimli çekirdeği var.
37. M11 yardımcı işlemci çipi
38. Sinir motoru: Apple, A11 Bionic çipindeki sinir motorunun insanları, yerleri ve nesneleri tanıyan çift çekirdekli bir tasarım olduğunu söylüyor. Aynı anda gerçekleştirebileceği işlemlerin sayısı oldukça fazla.
39. Daha hızlı GPU: Apple, A11 Bionic çipinin bir parçası olan üç çekirdekli grafik işlemcisinin, iPhone 7 ve iPhone 7 Plus'daki A10 Fusion çipinden %30 daha hızlı olduğunu söylüyor.
Kablosuz Bağlantı:
40. NFC: Yenilenmiş algılama kapasitesine sahip etkileşim olanağı sağlıyor.
41. Bluetooth 5.0: Bluetooth 4.2 ile karşılaştırıldığında, iki kat hıza sahip kablosuz veri aktarımı sağlıyor.
42. Galileo uydusu: Galileo, Avrupa Küresel Uydu Sistemi dahil edilen yeni nesil GPs uydusu ve iPhone X ise desteklediği ilk akıllı telefon modeli.
43. QZSS uydusu: Quasi-Zenith Uydu Sistemi, Japonya ve diğer Asya ülkeleri için hizmet veren GPS uydusu eve en az Galileo kadar gelişmiş donanıma sahip.
iPhone X'e özel iOS 11:
44. Basitleştirilmiş durum çubuğu: Sol tarafta saat. Sağda Wi-Fi, hücresel veri ve pil ömrü göstergeleri yer alıyor.
45. Siri için uzatılan kilit tuşuna basılı tutmak gerekiyor.
46. Ekran görüntüsü almak için yan düğme ve ses yükseltme tuşuna aynı anda basılıyor.
47. Uygulamaları kapatmak için hızlıca kaydırma özelliği sonunda geldi.
48. Çoklu görev ekranı için hızlıca kaydırdığınız uygulamayı bırakmadan beklemelisiniz.
49. iPad'e benzer ızgara dizaynı.
50. Selfie Scenes: Kullanıcılar 360 derecelik panoromik öz çekim yapabilecekler.
iPhone X,3 Kasım 2017 Cuma günü itibarıyla çeşitli ülkelerde satışa çıktı.24 Kasım'da da ülkemizde satışa çıkacak.
Kredi kartı olmayan çoğu Apple kullanıcısı, App Store’daki ücretli uygulamaları yükleyemeyeceğini düşünüyor. Oysaki Apple’ın kredi kartı olmayan kullanıcıları için ‘iTunes Hediye Kartları’ mevcut.Şimdi bu kartlara bir göz atalım.
Çoğu teknoloji mağazasından temin edebileceğiniz iTunes hediye kartları, genelde 14 haneli bir kod aracılığıyla kredi kartına gerek kalmadan App Store’dan ücretli uygulamalar yüklemenizi, iTunes Store’dan müzikleri, filmleri indirmenizi ve uygulama içi satın alım yapmanızı sağlıyor. iTunes hediye kartlarının ülkemizde 25 ve 50 TL’lik olmak üzere iki çeşidi bulunuyor.
Peki bu kartları nasıl kullanacaksınız?
Öncelikle cihazımızdan App Store’u açıyoruz. Alt taraftan ‘Öne çıkanlar’ bağlantısına dokunuyoruz. Daha sonra öne çıkanlar sayfasında en alta iniyoruz. Burada ‘Kodu Kullan’ yazısına tıklıyoruz ve faturanın üzerinde bulunan kodu giriyoruz.
İşlem tamam! Artık Apple kimliğizde 25 veya 50 TL’lik bakiyeniz var.
Notlar :
-Öncelikle bu 14 haneli kod, alacağınız kartın içinde değil, kasadan size verilecek olan faturanın üzerinde bulunuyor. Bu yüzden faturanızı almayı sakın unutmayın.
-Türkiye’den aldığınız hediye kartını sadece Türkiye App Store’una ait bir Apple kimliği ile kullanabilirsiniz.
Genellikle şöyle sebeplerle diskler bölünebiliyor:
Aynı diski hem depolama hem de yedekleme amacıyla kullanmak için.
Diski farklı bölümlere ayırarak, her bölümün kapasitesini kontrol altında tutmak için: Diziler, resimler, filmler, müzik vb.
Farklı kişilere ait kullanımlarda, eşit ya da belirlenen boyutlarda kullanabilmek için.
Diski farklı kişilere de vererek kullanıyorsak, klasörler arasında kaybolmadan, direkt ilgili diske ulaşılabilmesi için.
Disk nasıl bölünür?
Mac’te bu işlemin adı “Bölüntüle” olarak geçiyor.Yani diskimizi bölüntülüyoruz.Bir diski bölmek için önce Disk İzlencesi’ni çalıştırıyoruz.
Disk İzlencesi penceresinde sol tarafta bölmek istediğimiz diskimizi seçiyoruz. Ancak diskimizin içerisindeki bölüntüyü değil, üstte olan kendisini seçmemiz gerekiyor.
Sağ taraftan “Bölüntüle” sekmesini seçiyoruz.
Yeni bölüntü eklemek için aşağıda yer alan artı (+) işaretine tıklıyoruz.Bu esnada diskimizde herhangi bir değişiklik yapılmıyor. Tüm değişiklikler “Uygula” butonuna bastıktan ve biz onay verdikten sonra gerçekleşiyor. O yüzden çekinmeye korkmaya gerek yok.
Artı işaretine tıkladıktan sonra yeni bölüntüyü ayrı bir kutu olarak görebiliyoruz. Bu kutuya tıklıyoruz, ve sağ üst kısımdan bölüntümüzün, yani yeni diskimizin ismini, biçimini ve büyüklüğünü ayarlayabiliyoruz.
İşimizi bitirdikten sonra yeniden bölüntünün üzerine tıkladığımızda, bu yaptığımız değişiklikleri bölüntü üzerinde görebiliyoruz.
Ve son olarak sağ alttaki “Uygula” butonuna tıklıyoruz.
Karşımıza yapılacak işlemlerin bir listesi geliyor. Son bir kez kontrol ediyoruz ve “Bölüntüle” butonuna tıklıyoruz.
İşlemlerin yapılması genelde birkaç dakika sürüyor.
Ve işlemler tamamlandığında yeni bölüntümüzü yani diskimizi artık karşımızda görebiliyoruz.Bu işlemde mevcut diskimizde herhangi bir verimiz silinmiyor.
Disk nasıl birleştirilir?
Diskimizi böldük, peki yeniden birleştirmek istediğimizde ne yapmamız gerekiyor?Yeniden Disk İzlencesi’ni açıp, Bölüntüle sekmesine geliyoruz.
Silmek istediğimiz bölümün kutusunu seçiyoruz ve eksi (-) butonuna tıklıyoruz.
Yapılacak işlemler lisitesine göz atarak son kontrollerimizi yapıyoruz ve “Uygula” butonuna tıklıyoruz. Ve bölüntüyü silmiş oluyoruz. Bu işlemde sildiğimiz bölümün içeriği tamamen silinmiş oluyor.
Ancak henüz işimiz bitmedi, çünkü diski sildik, ancak bu boşalan alanı diğer bölüntüye eklemedik.Yeniden aynı ekranda, bu sefer üstteki bölüntüyü seçiyoruz ve disk boyutunu belirliyoruz, ya da bölüntü dikdörtgeninin sağ altındaki kısımdan tutarak aşağıya doğru çekiyoruz.
“Uygula” butonuna tıklıyoruz, son kontrolü yapıyoruz, “Bölüntüle” butonuna tıklıyoruz ve işlemlerin bitmesini bekliyoruz.
Ve işte tamamlandı… Diskimiz yeniden birleştirildi.